Avrupa da yaşıyorsanız yasamınız belirli bir düzen ve disiplin içinde sürer.Ama belirli bir zaman sonra hayat monotonlaşır.Kiz kardeşim gezmek icin geldiğinde ne bu ya hersey cok düzenli cok temiz hep ayni..Istanbulu özledim karmaşasını,yamuk evlerini,çukur yollarini kalabaligini..demisti gülmüstüm.Aslinda Türkiye de yaşam var enerji var her ne kadar zaman zaman bir çok seye kızsakta trafikten bunalsakta bu yaşam işte insanin yaşadiğini hissetmesi yaşamin tam içinde olmak.Yani bundandir büyük bir istekle gitmek isteyişim,robot gibi yaşam ne kadar değistirmek istesenizde bir yerde tikanip kaliyorsunuz.Seçenekler kisitlaniyor ya da siz yoruluyorsunuz tüm bu kusursuzmuş gibi görünen düzende..Bir kaç ay önce tv de bir program izledim.Yurt dışında doğup büyümüş ve meslek sahibi olmuş gençler şimdi çalışmak için Türkiye deler onlara soruluyor,memnun musunuz ? Tr de yaşamaktan çoğu memnundu bir ikisi uyum sağlama dönemindeydi.Birinin verdiği cevap benim düşündüğüm gibiydi yaşadığınızı anlıyorsunuz,hareket canlılık var burda demişti.
Yine bir yazısını okuduğum Üstün Dökmen gitmek mi zor kalmak mı üzerine yazmış.Aslında hep bir başka yerlere gitme isteği bulunduğunuz yerin kötü olduğu anlamına gelmez "Kısa olan insan hayatının hiç birşeyi kaçırmama telaşı,yaşam kısadır ne yapsak da yaşama doyamayız.Ve Yahya Kemal Beyatlı'nın İstanbul için söylediği bir sözünü örnek vermiş : yalnızca bir semtini sevmek için bile ömrümüz kısa"..ve şikayet etmeyelim bu tavır insancadır sadece bunun bilincinde olalım demiş.Şikayet etmiyorum bunun için yazmadım elbet ama sanki bir şeyleri kaçırıyorum hissi var.Sanki çok geç kalmışım hissi var o ne ise :) ama zamanı gelince herşey oluyor galiba..bu yazı taslağa yazılalı aylar olmuş biraz eklemeler yapıldı,kalmasın taslakta ama dimi yazılmış...
Mutlu olduğunuz yerde olun
sevgiler
herkes mutlu olduğu yerde kalsa değil mi?
YanıtlaSilherşey toz pembe olur
sevgiler yolluyorum sana